Tutunamayanlar serisine Nzonzi ile başlamak istedim.
Öncelikle Nzonzi’nin oyun tarzından ve bizim ondan
beklentilerimizden bahsetmemiz lazım. Nzonzi buraya dünya şampiyonu apoletiyle
geldi, Dünya şampiyonası final maçında Kante yerine oyuna giren bir adamdan
bahsediyoruz. Yıllarca Sevilla’da forma giydi ve Atiba Beşiktaş’ta ne yaptıysa
benzer performanslar sergiledi. Sevilla ile de 1 tane Uefa kupası kazandı.
Sevilla’nın dünyaca ünlü sportif direktörü Monchi, Roma’nın
yolunu tutunca 26.5 Milyon Euroluk meblağ karşılığında Nzonzi’yi de Roma’ya
götürdü. Monchi gibi futbolcu sarrafının gittiği yere ciddi bir bonservis
bedeliyle Nzonzi’yi götürmesi tabi ki de ciddi bir referans.
Nzonzi’nin kariyerine bir göz atacak olursak; Amiens 37
maç 1 gol 4 asist, Blackburn Rovers 96 maç 5 gol 5 asist, Stoke City 120 maç 7
gol 4 asist, Sevilla 136 maç 8 gol 7 asist ve Roma 39 maç 1 gol 2 asist.
Premier ligin alt sıra takımları, la liga ve serie a’nın
başaltı takımlarında forma giymiş bir oyuncu.
Nzonzi kariyeri boyunca lig şampiyonluğu için yarışan
takımlarda forma giymedi, Galatasaray’a geldiğinde bunun baskısını kaldıramamış
olabilir.
Nzonzi Galatasaray’a geldiğinde düzenli şekilde Fransa
Milli takımına davet edilen bir oyuncuydu, hatta ilk hafta performansları da
taraftarlar tarafından çok olumlu karşılanmıştı ama zaman geçtikçe gelen
Şampiyonlar Ligi hezimetleri, ligde alınan başarısız sonuçlar sonunda kendi
Milli takımının da kadrosuna alınmamaya başladı ve bu durum motivasyon kaybı
olarak karşımıza çıktı. Galatasaray’ın Nzonzi’yi ikna etme kozlarından biri de
Şampiyonlar Ligiydi ama Glatasaray öyle bir CL performansı sergiledi ki, keşke
gitmeseydik dedik. Tabiki bu performanstaki baş aktörlerden biri de Nzonzi’ydi.
Nzonzi fizik olarak güçlü bir oyuncu, 1.96 cm boya sahip,
doğal olarak hava toplarında dominant, boyuna göre tekniği çok iyi bir oyuncu.
Nzonzi’nin en büyük defosu hızlanma ve çeviklik özellikleriydi. Zaten Nzonzi’nin
Roma’dan ayrılmasının nedeni de buydu, Roma kadrosuna hızlı, genç ve dinamik
orta sahalar katmıştı ve Galatasaray bir fırsat transferi olarak Nzonzi’yi
kiralama ücreti ödemeden sadece maaşını karşılamak koşuluyla kadrosuna
katmıştı, o zaman bu anlaşma herkes için çok başarılı bulundu, insanlar
haklıydılar da aslında. Çünkü 1 sene önce 26.5 Milyon Euro ödenen adamı para
ödemeden kadroya katmıştık ve 500 bin Euro ödersek önümüzdeki sezon da takıma
katabiliyorduk. Teoride müthiş bir anlaşma, ffp kıskacında olan bir takım için
daha iyisi olamazdı diye düşündü herkes. Ama pratikte olaylar farklı seyir
etti.
Nzonzi ilk geldiğinde fizik olarak takımın en
iyilerindendi ama takımla birlikte idmanlara çıktıktan sonra fiziki farkını
kaybetti, bu durumda yapılan idmanlar ve yüklemeler de tartışılabilir oyuncunun
bireysel tavırları da. Takımda kötü olan sadece Nzonzi değildi, Nzonzi ile
birlikte bir çırpıda sürüyle adam sayabilirdik.
Nzonzi kiralık oyuncu olduğu için Galatasaray’a karşı bir
aidiyet duygusu hissedemedi, Fatih Terim takımlarında genelde olmazdı böyle
şeyler. Daha önce hava alanında yatan Denayer’ler, Onyekuru’lar görmüştü bu
camia. Tabiki karakter olarak bu tarz bir oyuncu ile karşılaşınca Fatih Terim
de üzülmüştür. Nzonzi’nin sorun çıkardığı noktalardan biri de maaş ödemeleri
olabilir, bazı oyuncular günü gününe maaşını almak isteyebilir; Muslera gibi
oyuncular ise Galatasaray’da paralarının kalmayacağını bildiği için bu durumu
sorun etmezler. Nzonzi’yi bozan etkenlerden biri de bu olmuş olabilir.
Taraftar forması için savaşan oyuncunun ismini hatırlar,
şimdi bile hala Elmander diye sayıklıyorsak Elmander’in bu takım için verdiği
kavgalara şahit olduğumuz içindir.
Nzonzi’nin PSG maçından sonra verdiği skandal röportaj
bazı şeylerin habercisiydi zaten, sorulan her soruya tek kelimelik umursamaz
cevaplar… Daha sonra idmanda da yaptıkları yüzünden kadro dışı bırakıldığı
açıklandı.
Arkadaşlar kimse Galatasaray’dan büyük değildir, kimse
Galatasaray’ın yaşayan efsanelerinden Fatih Terim’e saygısızlık yapamaz,
yaparsa da karşısında biz Galatasaray taraftarını bulur.
Nzonzi için saha içinde neler yaptıklarına bakarsak; evet
Galatasaray hücum oyuncuları çok hareketsizdi ve oyun kurmaktan sorumlu olan
Nzonzi bu hareketsizlik yüzünden oyun kuramamış olabilir, ama Nzonzi de bu
hareketsizliğe katalizör olmadı mı? Takım arkadaşların savaşmıyorsa bunu
kabullenmek yerine takımı ateşlesene, en azından mücadele et de iyi niyetini
görelim değil mi? Tamam gününüzde olamayabilirsiniz ama kötü mücadele
edemezsiniz, herkesten daha fazla isteyip herkes kadar koşarsak tekniğimizi
kullanarak fark yaratabiliriz. Nzonzi son oynadığı karşılaşmalarda top kapmadan
maç tamamladı. Beyler Türkiye liginden bahsediyoruz, Fatih Aksoy’un bile doğru
sistemde nasıl faydalı olduğunu görüyoruz. Nzonzi stoper Fatih Aksoy kadar
oynayamaz mı?
Hal böyle olunca bizim aklımıza da oyuncuların takımı
sabote edebileceği geliyor, milyon Euro kazanan adamlar sahada kavga etmeyecek
maçları teker teker rezil olarak kaybedeceğiz ve bunun üzüntüsünü oyuncular
değil de biz çekeceğiz, yok öyle bir dünya beyler. Cebindeki son parasını maç
bileti için harcayan adamlara bunu yapmaya kimsenin hakkı yok, bu yüzden Nzonzi’nin
takımdan ayrılmasını gram umursamıyorum. Eğer hiçbir şekilde oyuncu transfer
edemeyecek durumdaysak bu sefer umutların yeşermesi için altyapıya bakmamız
gerekir.
Nzonzi’nin kabahatı olduğu kadar teknik ekibimizin de
hatası olduğunu düşünüyorum, lig başladı ilk haftalar takım formsuz, şey diye
bekledik Bartali takıma şampiyonlar ligine göre yükleme yaptı CL başlayınca
takım koşacak, öyle bir yükleme yapılmış ki takıma CL maçları başladığında tel
tel döküldük. Real Madrid ve PSG deplasmanları tamamen skandal, hiçbir varlık
gösteremeden alınmış mağlubiyetler, rakiplerin 10 gole ihtiyacı olsa 10 tane
atacaklar. Hal böyle olunca suç oyuncularda diyip kenara çekilmek doğru değil,
teknik heyetin de sorumlu olduğunu düşünüyorum. Demekki sezon başı planlama
doğru yapılamamış, haftalar geçti takım bir sistem oturtamadı. Ankaragücü ve
diğer bir çok maçta bu takım acaba idmanlarda çay kahve içip fotoğraf çekinip
dağılıyor mu diye kendimi sorgulamaya başladım.
Maalesef teknik ekip eldeki malzemeden helva yapamadı ilk
yarı ve basın toplantılarında Ocak ayı operasyonundan bahsedildi, şimdiye kadar
cezalandırılan tek kişi de Nzonzi, diğer değişiklikleri bekleyip göreceğiz.
Nzonzi suçlu kabul ediyorum ama olaya Nzonzi tarafından
da bakmamız lazım, biz bir aile olamadık, ligde rakiplere fark atı geçeceğimiz
sezonda patates olduk ve lig yarışında tutunmaya çalışıyoruz. Şuan ise sene
başında yapılan planlamanın sıkıntılarını çekiyoruz hala, takımdan ayrılacak
her oyuncunun da bir maliyeti var.
Gelinen noktada Nzonzi kötü oyuncu mu hayır, mesela Rıza
Çalımbay’ın elinde olsa ondan nasıl faydalanabileceğini düşünün. Ama olmadı, oyuncu
bize ait hissetmedi kendini. Belki kendini üstün gördü, belki Pirlo vakası
olarak bizim teknik ekibi beğenmedi, belki takım arkadaşlarını beğenmedi.
Bunların hepsi yakında ortaya çıkar.
Biz ise Galatasaray olarak oyuncuların neler
yapabileceğini bilerek ona göre beklenti oluşturmalıyız, bundan sonra yapılacak
transferler de bir plan dahilinde olmalı. Nzonzi konusunda ben de yanıldım, profil olarak Atiba'dan çok daha iyi bir oyuncuydu ama başka etmenler de işin içine girince hayal kırıklığı oldu.